İhsan Fazlıoğlu konferansı: "Bir Temeddün Hareketi: İslam Felsefe-Bilim Tarihini Şehirler Üzerinden Okumak"

İhsan Fazlıoğlu konferansı: "Bir Temeddün Hareketi: İslam Felsefe-Bilim Tarihini Şehirler Üzerinden Okumak"


Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Felsefe Topluluğu tarafından hazırlanan, konuşmacılığını İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu'nun yaptığı “Bir Temeddün Hareketi: İslam Felsefe - Bilim Tarihini Şehirler Üzerinden Okumak” adlı konferans GAÜN Mavera Kongre ve Sanat Merkezinde gerçekleştirildi.

Gaziantep’in önemli bilim adamları çıkartmış, İslam-Türk kültürüne önemli katkıda bulunmuş isimleri yetiştirmiş bir şehir olduğunu söyleyen Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu, “Şehir kelimesi Arapçada Medine kelimesi ile karşılanır ve buradan hareket ederek, dinin olduğu yer, dininin merkezi gibi anlamalar verilir. Hâlbuki Medine kelimesi mahkemenin, hukukun olduğu yer demektir. Dolayısıyla kelimenin kökeni bize şehrin mantığını hemen verir. Niçin hukuk bu kadar önemlidir? Çünkü şehirde yaşamanın asgari koşulu yarını öngörebilmektir. Yarını öngörebilmenin asgari koşuluysa belirli bir kurallılık içerisinde kişilerin hak ve hukukunun gözetildiği, yarınından emin olduğu bir ortamı sağlamaktır. Bu açıdan şehir asgari olarak ortak yaşamayı mümkün kılan, belirli kurallılığın inşası ve bunun sürdürülebilirliğini sağlamak demektir. Şehirde de olmanın insana getirdiği iki haslet vardır: Birincisi boş vakit, ikincisi meraktır. Boş vakit son derece önemli bir hadisedir. Yüksek kültür üretmenin asgari şartlardan biri boş vaktin olmasıdır. Bununda olabilmesi için merakın ortaya çıkması lazımdır. Merak, içinde bulunduğumuz evrenin birey ve toplum olarak anlamı ve eşyanın hakikati üzerine bir sorgulama yapmak demektir.”

Prof. Dr. Fazlıoğlu, “Merakında en altında yatan esas şey; varoluş kaygısıdır. Yüksek kültürün yaratılmasını tetikleyen şey merak değildir, merak bunun bir sunucudur. En altta ve en derinde olan şeyse insanın varoluş kaygısı ve hakktan korkusudur. Şehir aynı zamanda hakikat araştırmasını tetikleyen korkununda edinildiği yerdir. Şehir aynı zamanda kültüründe yuvasıdır. Bir medeniyet, şehir olmadan inşa edilemez. Hiçbir köyde veya kasabada medeniyet kurulmamıştır” ifadelerini kullandı.


Konferansın açılışında konuşan GAÜN Felsefe Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Sabri Genç, bu tür konferansların tüm değerlerimizi ve tarihi tecrübelerimizi hızla çürütmek ya da unutturmak için elinden geleni yapan yeni dünya düzeninin tahakkümüne karşı bir başkaldırı olduğunu söyledi. Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Sabri Genç, “İhsan Fazlıoğlu hocamızın değimi ile ya mücevher olup tarihteki yerimizi almak yani kendimiz olmak ya da basit bir takı olarak başkaları tarafından süs eşyası gibi kullanılmak arasından tabii ki ümidimizi her daim diri tutmak için mücevher olmayı talep ettiğimizin bir göstergesidir bu konferans. Allah bu topraklardan fışkıran metafiziksel mücevherleri görmeyi ve keşfetmeyi her daim nasip eylesin. Bir kişi yaşadığı topraklarda yerli mi, yabancı mı, gezgin mi, işgalci mi yahut sömürgeci olmak istiyorsa mensup olduğu anlam değer dünyasının o topraklardaki işaretlerine ne kadar aidiyet duyduğuna baksın, bu bakış ona hakikati fısıldayacaktır diyor, İhsan Fazlıoğlu hocamız” şeklinde konuştu.

KONFERANSI DİNLEMEK İÇİN BUTONA TIKLAYINIZ:



KONFERANSTAN BİR ANEKDOT:

İhsan Fazlıoğlu hocamıza sorulur: 

-Fuzuli şikayetnameyi yazdı ve rüşvetle alakalı "Selam verdim, rüşvet değil deyü almadılar". Bu manada şikayetnamede bir mısra, bir cümle geçiyor. Siz bir şikayetname yazsanız cümleniz ne olurdu? 

İhsan Fazlıoğlu:

 -Çalışın dedim, yanlış anlayıp uyudular.


Haber metni kaynak:
http://www.gaziantepgapgazetesi.com/haber-prof.-dr.-fazlioglu-gaziantep-islam-turk-kulturune-onemli-katkida-bulunmus-isimleri-yetistirmis-bir-sehir-6032.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Popular Posts