İhsan Fazlıoğlu: "Osmanlılarda Astronomi"

İhsan Fazlıoğlu: "Osmanlılarda Astronomi"



İslâm medeniyeti'nde hem dinî hem resmî (idarî) hem de içtimaî hayatta hedeflenen mükemmellik, dakik hesap ve bunu sağlayacak aletlere dayanır. Bu da dinî ve içtimaî meşruiyetin bir yönüyle matematik bilimlere, özellikle de astronomi bilimine bağlı olduğunu gösterir. Nitekim Osmanlı devleti'nde de ibadet zamanlarının ayarlanması, Mekke'de bulanan Kabe'nin geometrik-trigonometrik yönünün tayin edilmesi, başta Ramazan ayı olmak üzere dinî ve siyasî açıdan önemli olan ay, gün ve yılların başlangıç ve sonlarının belirlenmesi gibi bir çok konunun devletin başkentine göre düzenlenmesi için gerekli astronomik, geometrik-trigonometrik tablo ve tekniklerin geliştirilmesi; mevcut aletlerin daha doğru ve kullanışlı hale getirilmesi, dakik hesaplamaların yapılması gerekiyordu. Öte yandan gemilerin seyri ü seferi, mesafe ölçümü, güzergâh tayini; hatta astroloji gibi konular kısmen matematik ile usturlap, rubu-i müceyyeb vb. astronomi aletlerine dayanıyordu.
Bu çerçevede, İslam medeniyeti'nin doğal bir devamı olan Osmanlı devleti'nde astronomi geleneği, Selçuklu döneminde gelişen, özellikle İlhanlılar döneminde Merağa matematik-astronomi okulunun temsilcileri eliyle Anadolu'da teşekkül eden ortam içerisinde hayat buldu. Sivas ve Kayseri'deki medreselerde uzun süre ders veren ve astronomi tarihinin en önemli teorik astronomlarından kabul edilen Kutbuddin Şirazî'nin (ö. 710/1311) eserleri ile yetiştirdiği öğrencilerin yanında diğer pek çok astronomun bu teşekküle katkıda bulunduğu söylenebilir. Nitekim İznik'te kurulan ilk Osmanlı medresesinin baş müderrisi Davud Kayserî'nin (ö. 751/1350) Tokat/Niksar'daki hocası İbn Sertak'ın (ö. 728/ civ.) Merağa okulu mensubu olması bu sürekliliğin en önemli göstergesidir.
Kuruluş döneminde, medreselerde teorik astronomi okutulmasına, kelam ve felsefe eserlerinde astronomiyle ilgili pek çok konunun ele alınmasına karşın, Ahmed-i Dai (824/1421'de sağ) örneğinde görüldüğü üzere çalışmalar toplumun ihtiyaçlarına paralel biçimde, büyük oranda başta takvim olmak üzere uygulamalı astronomi sahasına aittir. Ancak Abdülvacid b. Muhammed'in (öl. 838/1435) Kütahya'da rasat yapması, az da olsa gözleme yönelik astronomi çalışmalarının varlığına işaret eder. Bazı zicler üzerinde şerhler yazılması, uygulamada kullanılan usturlab, rub-i müceyyeb gibi astronomi aletleri hakkında eser telif edilmesi, bu dönemdeki astronominin pratik karakterini göstermesi açısından dikkat değerdir.
Semerkand'ta Uluğ Bey'in kurduğu medresenin baş müderrisi olan ve rasathanenin bir dönem müdürlüğünü yapan Musa Kadı-zade (ö. 847/1444'den sonra), Osmanlı dışında yaşamasına karşın hem o dönemdeki Osmanlı başkenti Bursa'dandır hem Osmanlı ilmiye teşkilatını düzenleyen Mehmed Fenarî'nin (ö. 834/1431) öğrencisidir hem de teorik astronomi sahasında kaleme aldığı eserler ve yetiştirdiği öğrencilerle Osmanlı teorik astronomi geleneğini belirlemiştir. Kadı-zade'nin önde gelen öğrencilerinden Fethullah Şirvanî (ö. 891/1486), hocasının eserlerine şerhle yazmış, ayrıca Nasiruddin Tusî'nin (ö. 672/1273) astronomi tarihindeki önemli teorik eseri el-Tezkire fi ilm el-hey'e üzerine önemli bir şerh kaleme almıştır. Ancak Osmanlılarda hem teorik ve gezegen astronomisi hem de pratik astronomi İstanbul'da, Kadı-zade ile Uluğ Bey'in öğrencisi, Semerkand okulu mensubu Ali Kuşçu (öl. 1474) ile arkadaşları ve öğrencileri tarafından inşa edilmiştir. Teorik ve gezegen astronomisi büyük oranda, Merağa ile Semerkand okullarının birikimine dayanırken, pratik astronomi, ilm-i mikat, XIV. yüzyılda el-Halilî ile Ibn Şatır (ö. 777/1375) eliyle Şam'da zirvesine ulaştırılan klasik İslam ilm-i mikat geleneğine bağlıydı. Matematik ilimlerden Hermetik-Pitagorasçı mistisizmi, astronomi ve optik'ten de Aristotelesçi fizik ve metazifik ilkeleri temizlemeye çalışan Ali Kuşçu, Merkür'un hareketleri konusunda yeni bir kinematik-geometrik model önerdi. Ayrıca Regiomontanus üzerinden Copernic'e giden yolda güneş merkezli bir kosmoloji-astronomi için hayatî öneme sahip, hem iç hem de dış gezegenler için episaykil modeller yerine eksentrik bir modeli geliştirdi. Ali Kuşçu'nun bu teorik çalışmaları, Ahaveyn (ö. 904/1499) ile torunu Mirim Çelebî (931/1524) tarafından sürdürüldü; Abdülali Bircendi (ö. 935/1528'de sağ) tarafından eleştirildi; İbn Nakib (ö. 971/1563) tarafından ise İbn Şatır'ın yeni-astronomisi temel alınarak radikal bir teklife dönüştürüldü. Merağa matematik-astronomi okulunda köklerini bulan bu teorik sorunlarla, Osmanlı astronomları XVIII. Yüzyılın başına kadar uğraşmaya devam etti.
Pratik astronomi sahasında Şeyh Vefa'nın (ö. 1491) uzun yıllar kullanılan devr-i daim takvimi yanında, Mehmed Konevî (ö. 930/1523), Osmanlı Devleti'nin yükselme döneminde yaşadığından, bu dönemin astronomik ihtiyaçlarını dikkate alarak faaliyet gösterdi. Helenistik ve İslam astronomi mirasını İstanbul'a göre yeniden düzenleyen Mehmed Konevî, Türkçe kaleme aldığı eserlerle, özellikle pratik astronomi sahasında söz konusu mirasın XVI. yüzyılın başlarından itibaren Arapça ve Farsça'dan Türkçe'ye aktarımına giden yolu açtı ve hem kendisinden sonra gelen astronomlara örnek oldu hem de astronomi dilinin Türkçeleşmesine zemin hazırladı. Özellikle halefi Mustafa el-Muvakkit (ö. 979/1571) elinde, Osmanlı ilm-i mikat geleneği ile pratik astronomi ve matematiksel coğrafya gerçek manasıyla İstanbul merkez alınarak Türkçe olarak yeniden üretildi. Bu süreç, Seydi Ali Reis eliyle hem ilk Türkçe teorik astronomi metninin telifine yol açtı hem de büyük denizciler İbn Macit ile Süleyman el-Mehrî'nin ürettikleri de dikkate alınarak deniz astronomisi ile coğrafyası geliştirildi.
Osmanlı devletinde klasik İslam mirasına dayalı olarak gelişen teorik ve pratik astronomi, Merağa, Semerkant ile Kahire-Şam matematik-astronomi okullarını şahsında birleştiren, İstanbul Rasathanesi'nin kurucusu matematikçi, astronom, fizikçi ve mekanik bilimci Takiyüddin Rasıd (ö. 1585) tarafından zirveye ulaştırıldı. Takiyüddin eski rasat aletlerini geliştirdi, pek çok yeni alet icat etti; mekanik-otomatik saati ilk olarak rasat faaliyetinde kullandı. Hazırladığı ziclerde (astronomi tablo ve cetvelleri) tarihte ilk defa Babil'den beri kullanılan altmış tabanlı hesap sistemini terk ederek hem astronomide hem de trigonometride ondalık kesirleri kullandı; bu hesaba uygun sinüs ve tanjant tabloları hazırladı. En önemli amacı matematiksel dakiklik olan Takiyüddin çalışmalarıyla Semerkant astronomi okulunun eksikliklerini tamamladı. Çalışmaları Avrupa'daki çağdaşları, Copernicus ve Thyco Brahe'nin çalışmalarıyla kıyaslandığında, bazı âletler, hesapta dakiklik ve bazı yeni tespitlerde onlardan ileride olduğu görülür.
Osmanlı devletinde rasada dayalı astronomi çalışmaları yalnızca Takiyüddin'in inşa ettiği İstanbul Rasathanesi'yle sınırlı değildir. Kaynaklar, Sultan II. Bayezid döneminde İstanbul'da Güneş rasadı yapıldığını kaydederken, Abdülali Bircendî'nin Trabzon'da küçük çaplı bir rasathane kurarak gözlemde bulunduğu bizzat kendisi tarafından kaleme alınan eserde ayrıntılı bir biçimde anlatılmıştır.
XVI. yüzyıldan sonra da hem teorik hem de pratik astronomi çalışmaları klasik paradigma içerisinde, Kuhn'nun deyişiyle 'normal bilim' olarak devam etti. Osmanlı astronomları pek çok konuda teorik ve pratik eserler vermeyi, pek çok astronomi âletini konu alan risaleler yazmayı XX. Yüzyılın başına kadar sürdürdü. O dönemdeki astronominin yarattığı kozmolojiye ilişkin sorunlar ile astronomi-din ilişkisi konuları üzerinde de duruldu. Örnek olarak Mehmed Darendevî'nin (ö. 1739) hazırladığı yeni ruzname yalnızca Osmanlı coğrafyasında değil, Albert Toderini'nin söylediği üzere Batı Avrupa'da da kullanıldı.
XVII. yüzyılın ikinci yarısında, 1660-1664 yılları arasında modern astronomi İbrahim Efendi'nin tercümesiyle Osmanlı astronomi dünyasına girdi. Bu süreç Ebu Bekr Dımeşkî'nin (ö. 1692) çevirileriyle devam etti. İbrahim Müteferrika'nın (ö. ) çalışmalarıyla kamuoyuna iyice yerleşen yeni astronomi bilgileri, Osmanlı zihniyetinde Batı Avrupa'da olduğu gibi bir çatışma yaratmadı, yeni bilgiler teknik birer ayrıntı gibi görüldü. Osman b. Abdülmennan'ın tercümeleriyle devam eden bu süreçte, Osmanlı astronomları Avrupalı pek çok astronomun ziçlerini Türkçeye çevirmeye başladı ve Osmanlı devletinde takvimler artık bu yeni ziçlere göre hazırlandı. 1773'de kurulan yeni yüksek eğitim kurumları mühendishanelerde ders veren hocalar, Hüseyin Rıfkı, Seyyid Ali Paşa, özellikle İshak Hoca bu bilgilerin yerleşmesine katkıda bulundular. İshak Hoca, dönemimin bütün sahalarındaki yeni bilgileri içeren Mecmua-ı ulum-ı riyaziye adlı eserinde konuyu ayrıntılı bir biçimde verdi; böylece resmî olarak kadim astronomi terk edilerek yeni astronomi benimsendi.
Ahmet Cevdet Paşa, Ahmet Muhtar Paşa, Salih Zeki gibi isimlerle devam eden astronomi çalışmaları, Mehmet Fatin Gökmen'in Rasathane-i amire (kuruluşu 1867) müdürlüğüne atanmasıyla yeni bir boyut kazandı; Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Kandilli Rasathanesi'ni inşa ettirerek Osmanlı birikimini Cumhuriyete taşıdı ve Osmanlı'dan Cumhuriyete astronomi çalışmalarının sürekliliğini sağladı.

Kaynaklar:
Demir, Remzi, Takiyüddin'de Matematik ve Astronomi, Ankara: 2000.
Fazlıoğlu, İhsan, "Osmanlı felsefe-biliminin arkaplanı: Semerkand matematik-astronomi okulu", Dîvân İlmî Araştırmalar Dergisi, İstanbul 2003/1, S. 14, s. 1-66.
Fazlıoğlu, İhsan, "The Samarqand Mathematical-Astronomical School: A Basis for Ottoman Philosophy and Science." Journal for the History of Arabic Science 14 (2008): 3-68.
Fazlıoğlu, İhsan, "Taqi al-Din", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. II, Springer, New York 2007, s. 1122-1123.
Fazlıoğlu, İhsan, "Qushji", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. II, Springer, New York 2007, s. 946-948.
Fazlıoğlu, İhsan, "Mirim Chalabî", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. II, Springer, New York 200, s. 788-789.
Fazlıoğlu, İhsan, "Mustafa b. Ali al-Muwaqqıt", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. I, Springer, New York 2007, s. 33-34.
Fazlıoğlu, İhsan, "Fath Allah al-Shirwanî"", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. II, Springer, New York 2007, s. 1055-1056.
Fazlıoğlu, İhsan, "Katib Sinan al-Qonawî", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. II, Springer, New York 2007, s. 945-946.
Fazlıoğlu, İhsan, ""Omar al-Darandawî"", Biographical Encyclopaedia of Astronomers (edit. Thomas Hockey), c. I, Springer, New York 2007, s. 277-278..
Mordmann, "Das Observatorium des Taqi ed-Din zu Pera", Der İslam, XIII, 1913, 82-96.
Ragep, F. Jamil, Ali Qushji and Regiomontanus: Eccentric Transformations and Copernican Revolutions, Journal History of Astronomy, xxxvi (2005), 359-371.
Saliba, George. "Al-Qushji's Reform of the Ptolemaic Model for Mercury." Arabic Sciences and Philosophy 3 (1993): 161-203.
Sayılı, Aydın Sayılı, The Observatory in Islam, Ankara: 1960, pp. 289-305.
Şeşen, Ramazan (ve diğerleri), Osmanlı Astronomi Literatürü Tarihi (OALT), (History of astronomy literature during the Ottoman period). Vol. I-II, Istanbul: IRCICA, 1997.
Tekeli, Sevim (edit.), Alat el-Rasadiyye li Zic-i Şehinşahiyye, İTED, III/1-2, 1960, pp. 1-30.
------------, "Nasiruddin, Takiyüddin ve Tycho Brahe'nin Rasad Aletlerinin Mukayesesi", Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, vol. XVI/3-4, Ankara 1958, pp. 301-353.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Popular Posts