İhsan Fazlıoğlu- "Türk milleti, 7 hafta boyunca ya da 7 gün boyunca işkenceden geçirilmiş 'zürafa' olduğuna ikna edilen 'aslan yavrusu'dur!"

İhsan Fazlıoğlu- "Türk milleti, 7 hafta boyunca ya da 7 gün boyunca işkenceden geçirilmiş 'zürafa' olduğuna ikna edilen 'aslan yavrusu'dur!"

İhsan Fazlıoğlu tarafından gerçekleştirilen Medeniyet Okumaları derslerinden iktibas edilen bir bölüm ses kaydı olarak istifadenize sunulmuştur. "Biz, kendimizi idrak etmede de çok geriyiz.Kendimizi başkalarının bize söylediği şekilde tanımlıyoruz. (...)Türk milleti, 7 hafta boyunca ya da 7 gün boyunca işkenceden geçirilmiş 'zürafa' olduğuna ikna edilen 'aslan yavrusu'dur!" ifadelerinin öne çıktığı konuşmanın ilgili kısmı aşağıdaki gibi metin haline getirilmiştir:

İhsan Fazlıoğlu:

İslam Medeniyetini, Felsefe-Bilim Tarihi açısından 4 döneme ayırdık...Bütün dönemlendirmeleri değiştirdik. Bugüne kadar oryantalistlerin kurduğu... -Bizim kurduğumuz bir şey yok. Onu söyleyeyim...-

Yani biz sadece teknolojide geri kalmadık arkadaşlar... Biz, kendimizi idrak etmede de çok geriyiz... Biz kendimizi başkalarının bize söylediği şekilde tanımlıyoruz.

Aynayı tutmuş adam. "Sen busun!" demiş bize. Hipnoz olmuşuz. "Evet, ben buyum..." diyoruz....

Bu, Temel'in fıkrasını bilirsiniz...

Temel'i istihbaratçı yapmışlar... Sonra... Eğitimi tamamladıktan sonra.... -Temel fıkrası anlatmadan olmaz... Kürsüde Temel var...-

İmtihana girecekler.... İmtihan şu:

Tavşanı adaya salıyorlar... Belli bir saatte, belli bir günde yakalama şartı getiriyorlar. Almanlar, gidiyor. 4 saatte yakalıyorlar. Getirip geliyorlar.

Temel gidiyor... Gidiş, o gidiş...

Bir hafta sonra, zürafa ile geliyor. "Temel" diyorlar.

-Hadi bir haftayı anladık da 'zürafa' ne?

Zürafa bunu duyunca; "Hayır! Ben tavşanım." diyor.

Niye?

Yedi gün işkenceden geçirmiş tavşanı. Orada ikna etmiş...

Şimdi gülüyoruz ama...

Türk milleti, yedi hafta boyunca ya da yedi gün boyunca işkenceden geçirilmiş 'zürafa' olduğuna ikna edilen 'aslan yavrusu'dur! Tamam mı?

Ve biz, kendimizi hala zürafa olarak görüyoruz! O kadar bunu benimsemişiz ki... Bakıyoruz aynaya... "Ben zürafayım." diyoruz!

Yahu sen, aslansın!

Yok abi! Abiler öyle diyor... Efendileri, öyle diyor...

Bunu düzeltmenin tek yolu var:

Kendine, kendi gözlerinle bakmak... Kendine, kendi kaygılarınla bakmak! Kendine, kendi sorularınla bakmak! Kendi dertlerinle bakmak Kendi ağaçlarınla bakmak... Kendinle hemhal olmak!

İnsan, sadece başkasıyla hemhal olmaz arkadaşlar... Kendimizle de hemhal olmamız lazım. Hem kişi olarak, hem kültür olarak, hem millet olarak! Hemhallik bu açıdan sadece bireysel değil... Dostlar arasını celallendiren bir hadise değil...

Metinleştiren:

Muhammet NEGİZ

(*Kaynak göstererek alıntı yapabilirsiniz.)